2 Kasım 2011 Çarşamba

Ortez Kullanımının Gerekliliği Üzerine Bir Hasta Hikayesi.

On yaşında bir kız çocuğunu annesi fizik tedavi muayenesine getirmişti. İlk bakışta çocuğun bozuk bir postürle (duruşla) yürüdüğü anlaşılıyordu. Anne ve çocukla tanıştık.Sonra çocuğu değerlendirmek için muayeneye başladım.
Çocuğun her iki dizinde genu recurvatum problemi (bacağın geriye doğru çok fazla yay-lanmasıyla belirgin, genellikle doğuştan olan biçim bozukluğu) vardı,her iki ayak arklarında çökme  (3.derece pes planus: düz tabanlılık) vardı. Bunlarla beraber orta düzeyde zihinsel gerilik ve hafif hiperaktivite problemleri de vardı. Çocukla iletişim kurmak zordu ve hiperaktivitesinden ötürü yerinde duramıyordu. Annesinin yardımıyla çocuğu değerlendirmiştim.
Fizik tedavi görmesi gerekiyordu ama  bu klinik tablodaki çocuğu tedavi yatağına yatırıp bacaklarına ağırlıklar uygulayarak veya yönlendirmelerle çalıştırmak çok zordu. Bulduğu her fırsatta fırlayıp kaçıyordu ve iletişim kurulmuyordu. Bu nedenle tedavilerde verim almak çok zordu. Üstelik devletin vermiş olduğu 8 seansın 4'ünde özel eğitim desteği , 4'ünde fizik tedavi alması gerekiyordu. Bu şu anlama geliyordu; ben bu çocuğu haftada bir defa ve 45 dakika seansa alabilirdim ve çocuğun durumundan ötürü bu seansların da ne derecede verimli olacağı tartışılırdı.
Ama öyle bir yöntem vardı ki ne çocuğun zihinsel geriliği ne de hiperaktivitesi yararının önüne geçemezdi. O da; ortez kullanmasıydı. Çocuğa, genu rekurvatumlu hastalarda kullanılan eklemli afo denilen ve çok yararlı olan bir ortez yaptırdık. Çocuktaki yürüme problemini yüzde seksen oranda düzeltmeye yardımcı olmuştu. Gün içinde ayakta geçirdiği tüm saatlerde çocuğa kullandırdık ve çocuk çok rahatlamıştı. Fizik tedavi egzersizlerini de uygulamaya  devam ettik.
Bu hastada ortez kullanımı, tedaviyi tamamlayıcı ciddi bir destek tedavi yöntemi olmuştu. Öyle ki ortez kullanmasaydık  hasta bozuk yürüyüşüne devam edecekti ve bu da beraberinde yeni problemler getirerecekti. Örneğin dizler geriye gittikçe belde lordoz artışı (bel çukurunun olması gerektiğinden fazla çukurlaşması) gibi sorunlar zamanla ortaya çıkabilirdi . Çünkü vücudumuz bir poblemi başka bir problemle kapatma (kompanse etme ) eğilimindedir. Ortez kullanımıyla hastanın tedavisinde başarılı bir sonuç elde etmiştik.

NOT:
Eklemli AFO
Eklemli AFO’lar plantar fleksiyonu kısıtlayarak, ayağın pasif olarak dorsifleksiyona gitmesini sağlarlar. Ayakbileğinin pasif olarak dorsifleksiyon yapabildiği durumlarda tercih edilir. Bu sayede AFO kullanan çocuğun merdivenleri daha rahat çıkması, engebeli yüzeylerde daha rahat yürümesi sağlanır. Çocukta genu rekurvatum deformitesi mevcutsa dizi stabilize etmek için ayakbileği 5 derece dorsifleksiyonda stoplanır. Pasif ayakbileği dorsifleksiyonu olmayan çocuklara verildiğinde ayak düztabanlığa zorlanır. Ayrıca dizde fleksiyon kontraktürü düzeltilmeden kullandırtılmamalıdır; çömelerek yürüyüşü arttırır. Aynı durum triseps sura güçsüzlüğünde de söz konusudur.
                                                                                                   02.11.2011
                                                                                           Fzt. Sevda SARIKAYA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder